Duygusal Yüklerinizi Hafifletmenin 3 Pratik Yolu

Duygusal yükler, hayatınızda derin izler bırakan deneyimleri tanımlamak için kullanılacak en doğru terimlerden biridir. Çünkü bu deneyimler hayatınızda kalırlar ve adeta size tutkal gibi yapışırlar. Kendinizi hayal kırıklığı, öfke, endişe veya depresyon gibi duygu durumlarını tekrar tekrar deneyimlerken buluyorsanız, istenmeyen bir ziyaret için geçmişiniz geri gelmiştir ve şimdiki zamanda yaşamıyorsunuz demektir.

Gelin hayatınızda derin izler bırakan her bir deneyiminiz için uygun olan ve rahatlamanıza yardımcı olacak üç pratik yola hep birlikte bir göz atalım!

1- Anda Kalın

Şimdiki an yaratıcıdır, çünkü yeni düşüncelerin, duyguların ve ilhamın yolunu açar. Zihniniz doğal olarak dikkati dağılmadıkça şu anda olmak ister. Kendinizi dikkati dağılmış, stresli veya andan kopmuş hissediyorsanız, yapılacak en iyi şey kendi merkezinize dönmektir.

Yapılacak uygulama oldukça basittir. Yalnız olabileceğiniz, gözlerinizi kapatabileceğiniz ve derin nefes alacağınız bir ortam bulun.

Dikkatinizi göğsünüzün merkezindeki kalp bölgesine odaklayın. Göbek bölgenizi dışa doğru itecek şekilde doldurarak derin diyafram nefesleri alın. Nefesinizi verirken, iki saniye kadar tutun ve yavaşça verin. Bu uygulamayı kendinizi iyi hissedene kadar tekrarlayın. Kontrollü nefes alma yöntemi, merkezlenmenin, rahatlamanın ve şimdiki ana dönmenin en hızlı ve en kolay yollarından biridir.

2- Olumsuz Kök İnançlarınızı Serbest Bırakın

İnsanlar genellikle cesaret kırıcı, kendi kendini yiyip bitiren, yargılayıcı her türlü olumsuz olan inanç kalıplarına takılıp kalırlar. Örneğin, kendinizi şöyle düşünürken bulabilirsiniz:

• Hayat hiç adil değil.
• Böyle şeyler hep benim başıma geliyor.
• Benden başka herkes kendi çıkarlarını düşünüyor.
• Ben gerçekten sevimli biri değilim.
• İlişkilerim başladığı gibi bitiyor
• Hiç bir zaman başarılı olamayacağım

Bu inançların nereden geldiğini ya da neden onlara inandığınızı bilmeden zihninize takılırlar. Rahatlamanın yolu küçük bir araştırma yapmaktır. Herhangi bir olumsuz inancınızı ele aldığınızda, bu inancın aşağıdaki genel koşullar nedeniyle aklınıza geldiğini göreceksiniz:

• Size bir şey söyleyen ilk kişiye inanmak.
• Sık sık tekrarlanan şeylere inanmak.
• Güvendiğiniz insanlara inanmak.
• Duyduğunuz şeylerin aksini iddia etmemek.

Kötü hissetmenize neden olan herhangi bir olumsuz inanç içinde sıkışıp kaldığınızda, kendinize aşağıdaki soruları sorun:

• Bunu bana ilk kim söyledi?
• Bu durum daha önce çok tekrarlandı mı?
• Bana söyleyen ilk kişiye neden güvendim?
• Duyduğum şeyin tam aksine inanmam için ihtiyacım olan nedir?

Başka bir deyişle, kendinize bu soruları sorarak inancınızı yapışkan hale getiren deneyimleri tersine çevirirsiniz ve onları çevirdiğinizde kökleşmiş inançlarınız gittikçe daha az yapışkan hale gelir. Anneniz size güzel olmadığınızı söylediyse veya babanız tembel olduğunuzu düşünüyorsa, bu fikirleri ne sıklıkla duyduğunuz önemli değildir. Önemli olan, neden otomatik olarak onlara güvendiğinizdir. Artık bir yetişkin olduğunuza göre, başkalarına ait olan fikirleri, gerçeklerden ayırabilirsiniz. Başkalarının gözünde ne kadar çekici olduğunuzu veya bir görevi yerine getirirken son derece özenli ve titiz davrandığınız anlarınızı düşünmeye çalışın.

3-Olumsuz Anılarınızın Yüklerinden Kurtulun

Belki de geçmişe takılıp kalmanın en temel sebebi anılarınızdır. Eski yaralar ve travmalar geri dönerek sizi geçmişte yaşanan kötü bir anıyı tekrar etmemeniz için uyarır. Bir anının en yapışkan kısmı, bazı psikologların geçmişten duygusal borcunuz olarak adlandırdığı duygusal yüküdür. Eski kızgınlıklara, şikâyetlere, korkulara ve yaralı hislere inatla tutunursunuz.

Aslında bu durum size sıkışmadan kurtulmanız için bir ipucu verir. Doğum günü partinize kimsenin gelmediği zamanı hatırlamamaya çalışmak yerine, bu anının getirdiği duyguya odaklanın. Anıları silmek zor veya imkânsız gibi görünebilir, ancak duygusal yüklerden kurtulmanın elbet bir yolu vardır!

Yapışkan Duygu Yüklerinden Nasıl Özgürleşebilirsiniz?

Yapışkan duygulardan özgürleşmek için son derece kolay ve doğal olan aşağıdaki teknikleri uygulayabilirsiniz. Duygular doğası gereği yükselir ve alçalır. Çoğu zaman kısa bir sakinleşme süresi sizi şimdiki zamana döndürmek için yeterlidir. Yapışkan duygular kendi kendine kaybolmaz. Çeşitli uygulamalarla sizden onları iyileştirmenizi isterler.

1. Teknik: Tekrar eden rahatsız edici bir duygu hissederseniz, kendi merkezinize dönün ve duygusal yükün azalmaya başladığını hissedene kadar yavaş ve derin nefesler alın.

2. Teknik: Uzun zamandır var olan bir duygunuzun tekrarlandığını fark ederseniz, şu cümleyi söyleyin:
“Bir zamanlar böyle hissediyordum. Artık aynı yerde değilim. Seni sevgiyle serbest bırakıyorum.”

3. Teknik: Özellikle inatçı bir duygu ile karşı karşıya kaldığınızda, gözleriniz kapalı bir şekilde sessizce oturun ve fazla derine inmeden, kendinize bu duyguyu deneyimlemek için izin verin. Derin bir nefes alın ve yavaşça nefes verin. Deneyimlediğiniz bu toksik duyguyu, nefesiniz yardımıyla bedeninizden uzaklaştıran beyaz bir ışık olarak verdiğinizi görmek faydalı olacaktır.

4. Teknik: Belirli bir duygu hissetmiyorsanız, bunun yerine genel bir moral bozukluğu, hüzünlü veya keyifsiz olma hali hissediyorsanız, dikkatinizi kalp bölgenize odaklayarak sessizce oturun. Orada küçük beyaz bir ışık görselleştirin ve ışığın genişlemesine izin verin. Tüm göğsünüzü doldurmak için genişleyen beyaz ışığı gözlemleyin. Şimdi onu boğazınıza, sonra başınıza ve başınızın tepesinden yukarıya doğru genişletin.

Tamamlanmış hissedene kadar bu tekniği uygulamak için birkaç dakikanızı ayırın. Son olarak tekrar kalbinize dönün ve beyaz ışığı göğsünüzü doldurana kadar genişletin. Beyaz ışığın bedeninizin aşağısına doğru genişlediğini, karnınızı doldurduğunu, bacaklarınıza kadar uzandığını ve sonunda ayak tabanlarınızdan çıktığını görün.

Bu dört teknik ayrı ayrı veya arka arkaya uygulanabilir. Ancak sabırlı olmak önemlidir. Bir tekniği kullandığınızda, tüm duygusal sisteminizin rahatlamaya uyum sağlaması zaman alacaktır.

Yaşam serüveninde herkes türlü sıkışıklıklardan mustariptir. Önemli olan ne olup bittiğinin farkına varmak, gerçekliğin yenilenip tazelendiği şimdiki anda yaşamak için adımlar atmaktır!

Yazar: Deepak Chopra Çeviri: Merve Fındıkoğlu Düzenleme: Birlik Bilinci

TELİF HAKKI©2020 BİRLİKBİLİNCİ. TÜM HAKLARI SAKLIDIR. BU YAZIYI TÜMÜ OLMAK ŞARTIYLA, DEĞİŞTİRİLMEDEN, BEDAVA OLARAK, VE BU TELİF HAKKI UYARISI VE İNTERNET BAĞLANTISI (WWW.BİRLİKBİLİNCİ.COM/) İLE BİRLİKTE KOPYALAMAYA VE DAĞITMAYA İZİN VERİLMİŞTİR.